Erenler Şah’tan gelürler
Ali derler Pirimize
İmamların kullarıyız
Münkir ermez sırrımıza
Pirimiz kırklar yediler
Bu yolu anlar kurdular
Bize de böyle dediler
Kanarsan ikrarımıza
Ateş yanar, kazan çoşar
Dalgalanıp boydan aşar
Şulesi aleme düşer
Bakın bizim nurumuza
Bildik aslımızdır Adem
Kısmetimiz verdi Hüda’m
Halifeler basmış kadem
Taç urdular serimize
Muhib mürşidine uydu
Arif olan hisse duydu
Münafıklar nice kıydı
Tiğ çektiler Pirimize
NESİMİ sözünü pişür
Özüne muhabbet düşür
Bezirganlar gevher taşur
Gune gune şarımıza

Evliyadan aldık biz bu erkanı
Yana yana zikredelim Allahı
Canda ayan dörgük sırr-ı Suphanı
Yana yana zikredelim Allahı
Daima Suphanın ismin der idim
Derunumda olan perdeyi giderdim
Bir idim vardım ummana erdim
Yana yana zikredelim Allahı
İsyanla kararmıştır yüzleri
Anın için Hakkı görmez gözleri
Bize kar eylemez münkir sözleri
Yana yana zikredelim Allahı
SEYYİD eydür bahre daldım da geldim*
Mümkünat ilmini bildim de geldim
hakikatta yerin gördüm de geldim
Yana yana zikredelim Allahı

Sorma be birader mezhebimizi
Biz mezhep bilmeyiz, yolumuz vardır
Çağırma meclis-i riyaya bizi
Biz şerbet içmeyiz, dolumuz vardır
Miz müftü bilmeyiz, fetva bilmeyiz
Kıyl-ü-kal ilmeyiz, ifta bilmeyiz
Hakikat bahsinde hata bilmeyiz
Şah-ı Merdan gibi ulumuz vardır
Bizlerden bekleme züht-ü ibadet
Tutmuşuz evvelden rh-ı selamet
Tevella olmaktır bize alamet
Sanma ki sağmız solumuz vaardır
Ey zahit, surete tapma, Hakkı bul
Şah-ı Velayete olmuşuz hep kul
Hakikat şehrinden geçer bize yol
Başka şey bilmeyiz, Ali’miz vardır.
Evet, ne dersiniz, gayet iyi anlaşılıyor değil mi, Şah-ı Velayet kimdir? diye..
Kısaca burada bir İran Şah’ı söz konusu değildir. Şah simgesinin anlamı, yeri geldiğince, Hakk, Ali, ve bazen de Şah İsmail’dir…

Evliyadan gelen kelam, okunan Kur’an değil mi?
Gerçek Veli’nin sözleri, sureti rahman değil mi?
Çün seni Hak yarattığı kendüye mir’at ettiği
Tecelli-i zat ettiği sureti insan değil mi?
Hak haberin dinleyene, candan kabul eyleyene
Hakkı bilip anlayana, sözümüz burhan değil mi?
Gerçek elini tutmayan gönlün ana pektirmeyyen
Hakkı batılı seçmeyen, cahilü nadan değil mi?
Ey Kaygusuz halin nola, gitmez isen doğru yola,
Hak kerem etse bir kula, hakikat ayan değil mi?

Ayine tuttum yüzüme,
Ali göründü gözüme,
Nazar eyledim özüme,
Ali göründü gözüme,
Adem Baba Havva ile,
Hem Allemel esma ile,
Çerhi felek sema ile,
Ali göründü gözüme,
Hazreti Nuh Neciyyullah,
Hem İbrahim Halillullah
Sina’da Kelimullah,
Ali göründü gözüme,
İsa’yı ruhullah oldur,
İki alemde Şah oldur
Müminlere penap oldur,
Ali göründü gözüme,
Ali evvel, Ali ahır,
Ali batın, Ali zahir,
Ali tayyib, Ali tahir,
Ali göründü gözüme,
Ali candır, Ali canan,
Ali dindir, Ali iman,
Ali Rahim, Ali rahman,
Ali göründü gözüme
Hilmi gedayi bir kemder,
Görür gözüm, dilim söyler,
Her nereye kılzam nazar,
Ali göründü gözüme.

Bu aşk bir bahr-i ummandır, buna hadd ü kenar olmaz
Delilim sırr-ı Kur’andır, bunu bilende ar olmaz
Süregeldik ezeliden, pirim Muhammed, Ali’den
Şerab-ı La-yezaliden içenlerde humar olmaz
Eğer aşık isen yare, sakın aldanma ağyare,
Düş İbrahim gibi nare, bu gülşende yanar olmaz
Kıyamazsan baş ü cana, uzak dur girme meydana
Bu meydanda nice başlar ,kesilir hiç soran olmaz.
Hakk ile Hak olanlara, kendi özün bilenlere
Dost yolunda ölenlere, kan bahası dinar olmaz
Bak şu Mansur’un işine, halkı üşürmüş başına
Ene’l Hakk’ın firaşına düşenlerde tımar olmaz
Seyfullah özünde mesttir, pirinden aldığı destdir,
Divane- ra kalem nist’dir, ne söylese kınar olmaz.

Kurbanlar tığlanıp gülbank çekildi
Gaflet uykusundan uyana geldim
Dört kapu sancağı anda dikildi
Üryan büryan olup meydana geldim
Evvel eşiğine koydum başımı
İçeri aldılar döktüm yaşımı
Erenler yolunda gör savaşımı
Can ü baş koyarak kurbana geldim
Ol demde uyandı batın çerağı
Üç adım ileri attım ayağı
Rehberim boynuma bendetti bağı
Koç kurban dediler emana geldim
Dört kapu selamın verip aldılar
Pirin huzuruna çekip geldiler
El ele, el Hak’ka olsun dediler
Henüz masum olub cihana geldim
Pirim kulağıma eyledi telkin
Şah-ı Velayet ‘e olmuşuz yakin
Mezehebim Cafer-i sadık-ul-metin
Allah dost Eyvallah peymana geldim
Özüm darda yüzüm yerde durmuşum
Muhammed Ali’ye ikrar vermişim
‘Sekahüm hamrin’anda görmüşüm
İçip kana kana mestane geldim
Yolumuz on İki İmam’a çıkar
Mürşidim Muhammed Ahmed-i Muhtar
Rehberim Ali’dir, sahih Zülfikar
Kulundur ŞAHİ ya divana geldim.

Eşrefoğlu al haberi
Bahçe bizim gül bizdedir
Biz de Mevla’nın kuluyuz
Yetmiş iki dil bizdedir.
Hü Ali’m, Ali’m Ali’m Hü Şah’ım Hü,
Hü gerçekler demine Hü…
Erlik midir eri yormak
Irak yerden haber sormak
Cennetteki ol dört ırmak
Çoşkun akan sel bizdedir.
Hü Ali’m, Ali’m Ali’m Hü Şah’ım Hü,
Hü gerçekler demine Hü…
Adem vardır cismi semiz
Abdest alır olmaz temiz,
Hakk’ı dahleylemek nemiz,
Bilcümle vebal bizdedir.
Hü Ali’m, Ali’m Ali’m Hü Şah’ım Hü,
Hü gerçekler demine Hü…
Arı vardır uçup gezer
Teni tenden seçip gezer
Canan bizden kacıp gezer
Arı biziz, bal bizdedir…
Hü Ali’m, Ali’m Ali’m Hü Şah’ım Hü,
Hü gerçekler demine Hü…
Kimi sofi, kimi hacı
Cümlemiz Hakk’a duacı
Rasul’ü Ekrem’in tacı
Aba, hırka, şal bizdedir…
Hü Ali’m, Ali’m Ali’m Hü Şah’ım Hü,
Hü gerçekler demine Hü…
Biz erenler gerçeğiyiz
Has bahçenin içindeyiz
Hacı Bektaş köçeğiyiz
Edep, erkan, yol bizdedir…
Hü Ali’m, Ali’m Ali’m Hü Şah’ım Hü,
Hü gerçekler demine Hü…
Kuldur Hasan Dede‘m kuldur
Manayı söyleyen dildir
Elif Hakk’a doğru yoldur
Cim ararsan Dal bizdedir…
Hü Ali’m, Ali’m Ali’m Hü Şah’ım Hü,
Hü gerçekler demine Hü…

Yoğ iken yer ile gökler ezelden
Kudret kandilinde pinhan Ali’dir
Kün deyince bezm-i Elest’den evvel
Alemi var eden sultan Ali’dir
Cebrail’e sordu Muhammed bunu
Nice bin yıl evvel kurdu oyunu
Magribden maşrıka kudret topunu
Atan Muhammed, tutan Ali’dir.
Muhammed Ali geldi dünya yüzüne
Zülfikar’ı çekti kavga yüzüne
Kafirler içinde hava yüzüne
Mancınıkla kendin atan Ali’dir
Binince Düldül’e Hayber’e gitti
Yel gibi o anda menzile yetti
Kafirlere hüner, heybet gösterdi
Kendini kul diye satan Ali’dir
Müminler sırrını ilden sakınır
Kendin bilmezlere sözüm dokunur
Genci Abdal dört kitapta okunur
Evvel-ü ahır-ı destan Ali’dir |